Evrenin, Yaratanın Kaynağın bunun adı neyse dünya halkına devamlı kendine çekin düzen vermesi için mesajlar verdi. Fakat bu mesajla sağır kaldı dünya ehli. Bundan dolayı mesajlar ciddileşti. İnsanın anladığı ve en çok korktuğu dilde aktarılmaya başlandı. Bu gün onun ismi Korona (taç)virüstür. İsim kendi başına büyük anlam taşıyor . İnsan onu kendine baş tacı edinmelidir, çünkü derinliklerinde sakladığı yetersizlik, değersizlik, açlık, yoksulluk korkularıyla yüzleştirmeye geldi. Bu salgının en önemli tarafı ise dünyanın her yerinde
Sevgiye giden yol karanlıktan geçer. Sevgiye ulaşmanın ve onu tanımamanın tek yolu da içimizdeki korku karanlığına dalıp, onlarla yüzleşip ve kabul etmektir. Korkunun en güçlü olduğu zaman karanlığın en dibinde olduğumuz zamandır. Tan’nın içimizde ağarmaya başladığı andır. Tan içimizde ağarmaya başlar ve güneş ışınları karanlığınızı aydınlatır. Evrenin tek hakiki gücünün Sevgi olduğunu kavramaya başlarız. Bu güce karşı gelmek imkansızdır. Çünkü Sevgiyle yaptığını her davranış Bütüne hizmettir. Zaman Sevgiye uyanma zamanının işaretlerini göstermektedir. Korku sadece Sevginin
Zihin sessiz olduğunda bütün evren teslim olur ve evrenin doğal zekasıyla bir oluruz. Buna genellikle ”sezgi”dediğimiz zekadır. Bu gerçekten sizin zekanız değil,yalnızca evrenin belirli bir yerde kendisinin farkında olan zekasıdır. Bu zekanın bize yol göstermesine izin verirsek artık bereket veya yoksunluk,ayrılık veya birlik sorunu yok olur. Evrenle bir hale geliriz ve onun bütün hazineleri bizimdir. Bereket (abundance) ”taşmak” demektir ve taşmak için önce dolmamız lazım. Önce al sonra ver, önce ol,sonra yap.
