Bildiğimiz, her an farkında olmadan yaptığımız nefesten söz edeceğim. Nefes ya da soluk Yaratanın bize uzattığı bir ipliktir, ona tutunarak yaşama devam ediyoruz. Başka bir deyişle kişi ve Yaratan arasında köprüdür. Bundan dolayı nefes yaşamın temel gücüdür. Aynı zamanda insan gücünün her yönüyle ortaya çıkaran da nefestir. Nefes insanın beş duyuyla dış dünyayı algılamasını sağlayandır. Kişi gördüğü, kokladığı, hissettiği, tattığı ve duyduğu her şey nefesle olur. Nefes canlıdır ve gücü vardır. Nefes zayıflığı zihin ve
Su, uzun zamandır artık H2O olarak,tuz da NaCl olarak tanımlanmamaktadır. Gerçekten bu ikisinin arkasında daha fazla şeyler vardır. Ve Şimdi SU – Bedenimiz önemli oranda su ve tuzdan oluşmaktadır. Konunun sadece su ve tuz ile ilgili olarak kalmayıp, bilgi ve şuurla da ilgili olduğunu anlayacaksınız. Bütün düşünceleriniz ve bunların kaynağı, su ve tuzla bağlıdır. Burada daha sağlıklı olmak için değil, daha şuurlu olmak için belirli bir miktarda su içmeniz veya tuz yemeniz söz konusudur, çünkü şuurlu
Enerji yağmuru içinde yaşıyoruz kendimizde o sağınak yağmurun biricik damlası olarak bu dünyada yaşamımıza bunun hiç farkında olmadan devam ediyoruz. Evet,bir enerji olduğumuzu kabul etme ve artık farkına varma zamanı geldi geçiyor bile. İnsan olarak beş duyumuza dayanarak yaşıyoruz. İnandığımız şeyler gördüklerimiz, dokunduklarımız, duyduklarımızdır. Ötesi…. yok gibi yaşıyoruz. Ama var. Gördüğümüz fizik beden suptil enerjinin bir ifadesidir. Enerjinin bir kaynağı olmalıdır.Elektrik bir üretim fabrikasından çıkmak zorunda. Bu üretim fabrikası yoksa,ortaya hareket de çıkmayacaktır.Bu nedenle,kalp atışı
Renkler dünyasında yaşıyoruz-içimiz ve dışımız çeşit çeşit renklerle dolu.Bu renklerin bazılarını severken bazılarını sevmeyiz. Bu seçimimizle ilgili olarak da hepimizin mutlaka geçerli bir nedeni bulunmaktadır. Renklerin gizemini anlamak için ışık kavramına bakmak gerekir. Işık en basit tanımıyla, şekli ve rengi oluşturan bir tür elektromanyetik enerjidir. Güneşten çeşitli dalga boyutlarında yayılarak gözümüz tarafından algılandığında ışığı görmüş oluyoruz. Işık dalga boyutlarına göre (frekans) renk yelpazesi oluşturmaktadır – gördüğümüz en düşük dalga boyutu kırmızı renktir, en yüksek dalga
İnsanın ve gezegende yaşayan canlıların hepsinin evrimleşme programı genetik hafızasına DNA yapısına mühürlenmiştir- üç aşamadan geçiyor. Bu üç aşama süreci DNA frekans boyutlarıyla ilgilidir : ilki – hayata kalma – gölge frekansının içerdiği korkuya dayanmaktadır; ikincisi- Hizmet –DNA frekans yükselmesi insanı hayata ve kendine güvenmeye, kalbini sevgiye açmasını ve gölge frekansının kurban bilincinden çıkmasına doğru itiliyor; ve üçüncü ve son –Teslimiyet aşaması – bilincin genişlemesi ve birliğe kavuşmasıdır. Fakat ikinci ve üçüncü aşamalara gelmeden önce